Hatıralar Geçidi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Hatıralar Geçidi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

4 Mart 2008 Salı

Haftasonu Hatırası


30 Ekim 2007 Salı

Plusv.2 Hatırası




Bunu da Tan çizmiş, gerçi ben erken ayrıldığımdan onu göremedim. Tıkla büyüt...

18 Ekim 2007 Perşembe

Kumkapı Hatırası

Aaa ama fotoğraflar nerede?

16 Ekim 2007 Salı

Rumeli Kavağı

Rumeli Kavağı'ndan anlamsız fotoğraflar;


Bir adet de anlamlı fotoğraf;

Ana fikir; bu mevsimde Rumeli yerine Anadolu Kavağı'nı tercih edin...

8 Ekim 2007 Pazartesi

Sarıyer Hatırası

Cumartesi günü fotoğraf makinem;

Pazar günü fotoğraf makinem;

Artık mor çekiyor.

4 Ekim 2007 Perşembe

Pastarito Hatırası


1 Ekim 2007 Pazartesi

Yıldız Hatırası

24 Eylül 2007 Pazartesi

Haftasonu Puzzle Kongresi

Grup halinde puzzle çözmenin bazı kuralları;
* Her puzzle parçasından sonra "bulduk, bulduk" diye kutlama yapılırsa küçük bir puzzle'ın bile bitmesi saatler sürebilir.
* Parçaları önce renklerine göre mi ayıracağız yoksa önce puzzle'ın sınırlarını mı çizeceğiz kavgası her puzzle'da tekrarlanmaktadır.
* Votkalı punch yapıp her doğru parçanın ardından fondip yapmak ilerleyen aşamalarda puzzle'ı flu görmeye yol açabilir.
* Kıskanç kişilerle itiş kakış puzzle yapmak parçaların havalarda uçuşmasıyla sonuçlanabilir.
* Dar alanlarda puzzle yapmak zamanla aktivitenin güreşe dönüşmesine neden olabilir.
* Gece kalkıp tüm puzzle'ı bitirmek sonra da tam ortasındaki parçayı çıkartıp, puzzle'ın yanına koyup uyumak sabah dayağa dönüşebilir.
* Bu bitti, sıradaki puzzle!

21 Eylül 2007 Cuma

Mykonos Hatırası

11 Eylül 2007 Salı

Miniatürk ve Pierreloti

Pazartesi yarım günüm boş olunca küçük bir Haliç turu ile değerlendirdik. Silahtarağa'ya fotoğraf çekimi için alıyorlar mı doğrusu merak ettim, nasılsa ben de bir Bilgi mezunuyum. Miniatürk genel olarak sandığım kadar eğlenceli değildi. Talip sürekli "ben burayı gördüm, burayı da gördüm, şuraya gittim, şurada da yemek yemiştik" şeklinde yorumlar yaparak Boğaz Köprüsü maketinden aşağı itilmeyi haketti. Pierreloti ise anlatıldığı kadar güzel manzaralı değildi ama yine de oturup birşeyler içmek için güzel bir ortamdı.

* Haliç Eylül 2007

Balıkesir'den Kasvetli Bir Foto Seti

Haftasonu Balıkesir'deydim. İlk gün hava çok kapalı ve kasvetliydi, bu da fotoğraf için güzel bir ortam yarattı. İkinci gün ise günlük güneşlikti ki bu havada da ilginç fotoğraflar çıktı. Genel olarak baya güzel bir fotoğraf seti oldu.

Ayrıca Flickr'ın güzel bir slideshow uygulamasının olduğunu farkettim ki bundan sonra Flickr linklerini bu slideshow'lara vereceğim.

* Balıkesir Eylül 2007


Teknedeydik Ekstra

İstek foto:

Teknedeydik

Şirketin ikinci senesini kutlamak adına boğazda bir tekne turundaydık. Daha güzel fotoğraflar var ama nedense ben bunları sevdim.

31 Ağustos 2007 Cuma

Meyra Hatırası

28 Ağustos 2007 Salı

Maçoman

Talip maço görünmeye hazırlanıyor...


...Ve tabiki başarılı olamıyor.

26 Ağustos 2007 Pazar

Dün Hiç Yok Gibi

Bursa'da İskender ve Kahve Falı




12 Ağustos 2007 Pazar

Bir Haftalık Terapi Çöpe

Bir haftalık kür ve sağlıklı yaşam terapisi nasıl itinayla çöpe gider?

Kuşadası'nda Necati, Burçak, Babür ve Jeske ile buluşulur. Önce geç saatlerde balık yenir. Ardından canlı müzik eşliğinde baileys, kahlua ve votka içeren kokteylerle çakır keyif olunur. Sabaha karşı 2:30 gibi Jimmy's Irish Bar'a geçilir, bir sürü insanın sanki birbirini tanıyormuşcasına dansettiği ve eğlendiği ortamda içkiler alınır, yüksek sesli tekno müzik eşliğinde dansedilir. Sonrası birbiri ardına devrilen alkol, kırılan bardaklar, dans, tekno, devrilenler, trenler, sarhoşlar, basbas şarkı söyleyenler, bir ara kulağına eğilip "eskiden sadece kralların şaklabanları olurdu, şimdi herkesin var" diyen bir Necati - ancak tam bu söylenenin anlamı üzerine düşünmeye çalışacakken votka-redbull kanına karışır ve herşeye bir blur efekti eklenir.

Sabahın ilk ışıkları ile bardan çıkıldığında alkol eve kadar çıplak ayak yürümenin iyi bir fikir olduğunu düşündürür insana. Yol kenarında çıplak ayak girilen bir benzin istasyonu tuvaleti, kumlarda yürüyüş, plaj bekçileri ile tartışma. Eve varıldığında alınan bir torba dolusu midye ve poğaça yenir. Güneş doğarken kanapelerde sızılır...












6 Ağustos 2007 Pazartesi

Tatilde (1)

Şu an bulunduğum tatil köyünün terasında, açık havada, güzel Kuşadası manzarası karşısında, hamağa yayılmış, kucağımdaki laptop ile otelin wireless netinden blog yazıyorum. Hava ne sıcak ne de soğuk, tatlı bir esinti var. Önce birkaç resim, sonra birkaç not.

Oda;


Balkon;


Çalışma masası haline getirdiğim masa;


Banyoda yarattığım kozmetik kabusu (bakmayın kalabalık görünüyor, aslında yarısı güneş kremi);


Şimdi gelelim notlara;

* Mola yerlerindeki gözlemeler her zaman çok güzel kokar ve görünür ama tadları asla güzel değildir.
* Broşürde ismi geçen Sevgi Plajının ismi gerçekten Sevgi Plajıymış, buradaki pozitif yaşamcıların uydurduğu bir isim değilmiş.
* Yoga dünyanın en zor sporuymuş. Hoca yaparken basit görünen hareketleri yapacağım derken kan ter içinde kalmak içten değil. Her gün 1 saat Yoga yerine 3 saat koşayım dedim ama kabul etmediler.
* Burada Zeynep Hanım diye biri var, beni nerede olursam olayım buluyor, yoksa üzerime verici mi yerleştirdi? "Sercan Bey, ozon terapisine bekleniyorsunuz." "Sercan Bey, uyku terapisine katılmayacak mısınız?" "Sercan Bey, henüz masajınıza gitmediniz mi." Bir yerden çıkıyorum kadın anında yanımda biterek beni başka bir yere gönderiyor. Çok müzdaribim.
* Hergün 70 derece saunada 20 dakika kalıyorum. Eğer cehennem diye bir yer gerçekten varsa, sıçtık ki ne sıçtık.
* Otobüse binerken beni uğurlamaya gelen Serra bıyıksık ve sakalsız fotoğraflarımı çekti ama yayınlamayı düşünmüyorum. Ama mesela Vanity Fair dergisi kapak yapacaksa belki satmayı düşünebilirim.
* Mineral havuzuna girerken bir kadın merdivenlerdeki çocuğa şöyle dedi; "Yavrum, çekil de amca geçsin." :( Yoksa ben artık amca mı oldum?
* Lisede çok sevdiğim ama sözlerini anlamamış olduğum bir İngilizce şarkıyı havuz başında güneşlenirken dinledim ve anladım. Çok acıklı...
* Genel olarak kür otelleri sandığımdan daha güzel oluyormuş. Sabahtan itibaren o terapiden bu terapiye, masajdan yogaya, havuzdan saunaya derken akşam pestiliniz çıkmış halde DVD seyredip uyuyorsunuz. Daha Kuşadası'na bile tam inemedim.
* Yarın sabah geldiğimden beridir ilk kez plaja ineceğim, burada o kadar çok havuz var ki denize gidesim gelmemişti.
* Henüz yapamadıklarım; İbo ile görüşemedim, Necatiler henüz gelmedi, bana tekne ile balık sözü var, Milli Park'a gidemedim, gelmişken Efes'e kadar gitmeli miyim bilemiyorum.

26 Temmuz 2007 Perşembe

Zamandan Çalınmış Bir Gün

Son günlerde birden bire kendimi MSN'de 4-5 kişinin konuştuğu pencerelere sürükleniyor buluyorum. Birlikte EverQuest, World of Warcraft, City of Heroes, City of Villains, Eve Online, vs vs oynadığım oyun ekibim AlA'nın üyelerinin derin geyikler döndürdüğü muhabbetlerin içinde. Farkettim ki hem online oyun oynamayı hem de bu ekibi özlemişim. Yeni bir oyun çıksa da oynasak...

Sanırsam 2006'da Polonezköy'de yaptığımız pikniği hatırlamanın tam sırası. Tüm resimler için; Polonezköy 2006 Flickr Albümü